MG 0195 scaled

Empyrium İstanbul’a Henüz Gelmeden Darladık, Hoşbeş Ettik

2-3 Eylül’de İstanbul Zincirlikuyu Zorlu Performans Merkezi’nde hayranlarının ve meraklı müzik severlerin karşısına çıkacak olan Almanya’nın duygusal, sanatsever, içli, narin, ciğerli ve  daha Türkçe’si “kalıbının adamı olmayan!”  iki güzel insanın kurduğu Empyrium’dan Markus Stock, nam-ı diğer Schwadorf, ile sizler için muhabbet ettik, kendisini soru yağmuruna tuttuk. Ahan da aşağıda!

 Röportaj-Interview: Hakan Aydın – Bahadır Eser Yazıcı

* Empyrium’un oldukça şiirsel bir adı var. Bunun bir hikayesi var mı? Empyrium adı nereden geliyor?

(* Empyrium is a rather lyrical name. But is there a story behind it? Where did the name “Empyrium” come from? )

Empyrium antik Yunanca bir sözcük. Anlamı “cennet” ya da “alevler içindeki cennet” – bizim gördüğümüz göklerin ötesinde alevler içinde başka bir küre daha olduğu söylenmiştir – yani yıldızlar yalnızca gökkubbenin (evrenden bahsediyor ellam!) parçalarıdır.

( Empyrium is a ancient greek word. It’s meaning is “heaven” or “heaven in flames” – it was said the behind the sky that we see there is another sphere that stands in flames – thus the stars are only wholes in the firmament. )

*Türkiye’deki fanlarınız uzun süredir sizi bekliyor. Bununla birlikte çıkarmış olduğunuz canlı albümünüz bizi çok etkiledi. Şimdi de İstanbul’da bir değil hatta iki konser vereceksiniz. Bunun hakkında ne hissediyorsunuz?

( *Turkey has been waiting for you for so long! Although your live album kept us amused for the time being. Now İstanbul is lucky enough to have not one but two concerts of yours. How do you feel about this? )

Harika hissediyoruz ve Türkiye’de vereceğimiz konser için gerçekten sabırsızlanıyoruz. Türkiye’de çok fazla hayranımızın olduğunu biliyoruz, onlarla duygularımızı ve enerjimizi paylaşmak için sabırsızlanıyoruz.

( We feel great about it and are really looking forward to our shows in Turkey. We know we have many fans there and we are really looking forward to share the emotions and the energy with them! )

*The Turn of the Tide muhteşem bir albüm ve arkasındaki hikayeyi gerçekten çok merak ediyoruz. Bu albümü yaparken herhangi bir olaydan etkilendiniz mi?

( *The Turn of the Tides is a majestic album. We are wondering about the muse and inspiration behind it, would you please tell the story behind the album? Is it inspired by any life experiences? )

Turn of the Tides kendi kayıt stüdyomda (www.studioe.de) iki yıldan fazla süredir çeşitli toplantılar neticesinde ortaya çıkan bir albüm oldu. Yaşamlarımızdan esinlenerek yaptığımız bir album ve tam tersine de hayatımıza ilham vermiş oldu. TTOTT yaşamımızın içerisindeki doğanın döngü ilişkileri hakkında çok şey anlatıyor. Birbirine bağlı ve evrensel bir ilke. Bu anlayış ile büyük olasıklıkla ölüm korkusunun üstesinden gelecektir.

( Since The Turn Of The Tides was composed over a period of more than two years in various sessions at my recording studio (www.studioe.de) it very much was inspired by our lives and vice versa it also inspired our lives! TTOTT talks alot about the relations of the cycles of nature to our lives. It’s interconnected and a cosmic principle. By understanding this you will very likely overcome the fear of death. )

*Şu anda yeni bir proje üzerinde çalışıyor musunuz?

( *Are you currently working on a new project? )

Şu anda Empyrium değil fakat başka projeler üzerinde çalışıyoruz. Belki bu yılın sonuna tekrar Empyrium üzerinde çalışmalara başlayabiliriz…

( Right now not on Empyrium but on many other projects. We will be working on Empyrium again maybe later this year. )

*Her bir albümünüzün kendine özgü bir havası var ve zaman geçtikçe bunu daha iyi görebiliyoruz. Peki bundan sonra nasıl ilerlemeyi düşünüyorsunuz? Bir sonraki albümden Empyrium fanları ne beklemeli?

( *All of your albums have an individual sound of their own and your music progresses and evolves over time. So where do you think you’ll go from here? What can we expect from the next album? )

Teşekkürler, Evet, Katılıyorum – Empyrium her zaman özgün bir melodi içerisinde yer almıştır tıpkı The Turn Of The Tide albümünde olduğu gibi. Bence Empyrium bir müzikten daha fazlasını içeriyor. Duygular ve Atmosfer – Bu belli bir müzik tarzından daha fazlası. Yeni bir albüme başlamadan önce size bir sonraki projede ne tarz bir duygu içerisinde olacağımızı söyleyemeyebilirim.

(Thank you and yes I agree – Empyrium Album have always had a very unique sound just as The Turn Of The Tides. I think Empyrium is much more about the content of the music – the emotions and the atmosphere – than it is about a certain style of music. Since we haven’t really started to work on a new album I can not tell you what kind of form of expression we will choose for our next endeavour.)

*Sahnede daha önce yaşamış olduğunuz size zor duruma sokan veya eğlenceli bir olay yaşadınız mı? Bize bir tanesini anlatabilir misiniz?

( *Did you have any embarrassing or funny moments on stage? Would you tell me one of these? )

Yani, sahneye çıktığımda her zaman çok gergin olurum ve başıma çok fazla komik olay gelmiştir (özellikle birlikte çok fazla konserde çaldığımız The Vision Bleak ile). Bir keresinde bir The Vision Bleak (Markus’un diğer grubu) şovu sırasında çok gergin olan Fursy’nin bana “İkinci tel E’ye mi akortlu?”diye sorduğunu (aslında bana bağırıyordu) hatırlıyorum. Doğru cevap son derece basit bir “Evet” olabilirdi ama o kadar afallamıştım ki “Bilmiyorum” diye cevapladım. Ha! Bana gergin olmaktan bahsetmeyin…

( Well, I am always very nervous when I go on stage and a lot of funny stuff has happened (especially with The Vision Bleak with whom we play alot more concerts). I remember that one thing when a very nervous Fursy asked me (well, he was yelling at me) on stage at a The Vision Bleak show: “The second string is it tuned to E?”. The correct answer would have been a simple “Yes” but I was so baffled that I answered “I don’t know”. Ha! Talk about being nervous. (……… )

_MG_0054

*Son zamanlarda hangi müzik tarzı ya da grubu size etkiledi. Özellikle beğendikleriniz var mı?

( *Which music (genre/group etc.) has really touched you recently? Is there anything you particularly like?  )

Özellikle Solutide, Tribulatin ve Ghost’un son albümlerini çok beğendim. Bunun dışında farklı heyecan veren bir grup görmedim…

( I’ve been really into the last albums of In Solitude, Tribulation and Ghost. Else I haven’t found many new exciting bands. )

*Benim kendi düşünceme göre, Many moons ago Empyrium’un en özel parçası. Sizin favori bir parçanız var mı? Ya da bütün parçalarınız sizin için aynı mı?

( *In my humble opinion, “many moons ago” is the nirvana of the Empyrium experience. What is your favorite piece, or do you love every child of yours equally? )

Şüphesiz ki yaptığımız her parçayı seviyorum. Eğer her albümden benim için özel olan bir tane seçecek olursam kuşkusuz şunlar olurdu.”The Franconian woods in winter’s silence”, “Mourners”, “Where at night the wood grouse plays”, “Heimwärts”, “The Turn Of The Tides…”

( Well, I love alot of our songs naturally. If I choose the one from every album that means most to me it would be: “The Franconian woods in winter’s silence”, “Mourners”, “Where at night the wood grouse plays”, “Heimwärts”, “The Turn Of The Tides”. )

*Son olarak Türkiye’deki fanlarınıza söylemek istediğiniz bir şey var mı?

( *Last but not least, is there anything you’d like to share with your Turkish fans?

Türkiye’de bir çok fanımız olduğunu biliyoruz ve bununla gurur duyuyoruz. Orada vereceğimiz konser için sabırsızlanıyoruz. 2-3 Eylül’de görüşmek üzere!

( We know we have many fans in Turkey and we are proud of that and look forward to perform for! you soon!

Bu güzel sohbet için bize ön ayak olan başta Oytun Bektaş ve Empyrium Türkiye Facebook Fan Sayfası ekibine sonsuz teşekkürler…

Resmi Instagram

 

 

Paylaş

Similar Posts

Bir yanıt yazın