Açıklama
Güzel insan, Eduardo Galeano ustamız, futbol ile ilişkisini şöyle tarif ediyordu: -Ben basit bir “iyi futbol dilencisiyim”. Elimde şapkam, dünyanın dört bir yanını geziyor ve stadyumlarda yalvarıyorum:
“Tanrı rızası için, güzel bir maç lütfen.”
Belki artık semtte futbol oynamayı öğrendiğimiz 56 sahasının yerinde yeller esiyor…
Belki artık kimse sokak aralarında, arsalarda top oynamıyor…
Belki Memduh Ün’ler, Şeref Bey’ler, Metin Kurt’lar, Hakkı Kaptan’lar, Süleyman Seba’lar, Eduardo ustalar, Bülent Kayabaş’lar, Refik Osman Top’lar, Kaymakçı Pando’lar, Kemal Sunal’lar, Lefter’ler artık yaşamıyor…
Ama biz, “iyi futbol dilencileri” ve hâlâ “Tanrı rızası için, güzel bir maç lütfen,” diyenler olarak, değerlerimizi önemsiyor ve rüyalara, hayallere ve güzel futbola inanıyoruz. Biz, dünyanın her noktasındaki “Semt Çocukları”yız.
Futbolun “forma aşkı” için oynandığı o eski güzel günlerden belki biraz uzakta olabiliriz. “Mücadele azmi”, “formanın hakkını vermek” gibi kavramlar günümüzde biraz arkaik karşılanıyor olabilir.
Endüstriyel futbolun çarkları çok hızlı dönüyor, “değerler” erozyonu hız kesmiyor olabilir. Profesyonelleşen futbol, kârlı bir sektöre dönüştüğü oranda “eğlencesini yitiriyor” belki de anlamını kaybetme riski ile karşı karşıya bile geliyor olabilir…
Ancak ne gam; Biz, yensek de yenilsek de tribünde dat diri dat dat diye zıplamaya;
İyi günde, kötü günde takımımızın yanında olmaya;
“Bazı değerlere” sahip olmaya…
…İşin eğlencesini de ıskalamamaya…
Karakteri bağımsızlık olan dünyanın her yerindeki Semt Çocukları olarak “Tanrı rızası için, güzel bir maç lütfen” demeye devam eden “Zihni Açık Deliler”iz.
İşte ŞAMPİYON DERGİ, böyle bir dergi…
Değerlendirme yazabilmek için oturum açmalısınız.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.