Destruction Ankara'nın Üzerinden Destroyer Gibi Geçti

Sevgili DeliKasap okuyucuları, denizsiz, kara kentin derya deniz metalcilerinden selamlar getirdim sizlere. 27 Kasım 2024’e denk gelen Çarşamba günü Ankara’nın metalcileri için gümbür gümbür geçen bir gün oldu. Almanya’dan, 2010’dan sonra tekrar şehrimize gelen Destruction’la kafaları salladık, biraları yuvarladık ve çok eğlendik.

Thrash metalin devlerinden olan Destruction, hem sound hem de tarz olarak gerçekten çok kişilikli bir grup. Sahneye çıktıklarında zaten görüyorsunuz, dikenli battle yelekleri, zincirli pantolonları, dev gibi botları ve iri yarı cüsseleriyle gerçekten kaliteli thrash’in dört kişide vücut bulmuş hali gibiler. İlginç ancak yılların eskitemediği sert bakışlar, kuvvetli kollar ve hızlı rifflere sahip bir ekip. Birebir iletişimde bir hayli güler yüzlü ve keyifli insanlar oldukları su götürmez bir gerçek, yine de sahnede görünce insanın içi biraz ürpermiyor değil. Karizmadan geçilmiyor abiler ne yapalım, mesleki deformasyon…

Birbirinden havalı grup üyelerinden her biri sahnede oldukça etkili ve belirgindi. Hem çok hareketlilerdi hem de seyirciyle devamlı göz teması ve hatta iletişim halindelerdi. Vokalde ve bas gitarda dev gibi ve karizmatik Schimer (ki bütün salonu coşturacak inanılmaz bir vokalle geceyi ateşe verdi kendisi), gitarından çıkan notaları izleyiciye tekrar ettiren inanılmaz yetenekli Damir Eskic, bateride bütün headbanglerimizle hemhal olan ve inanılmaz sololarla herkesi büyüleyen Randy Black ve müthiş soloları ve saç savuruşlarıyla gitarda Martin Furia’yı izledik.

Müzikleri de tabii ki tarzları gibi sertti. Tüm izleyiciyi coşturdular ve 6:45’e oldukça gürültülü bir gece bıraktılar. Seyircinin de hakkını vermeliyim ama, her şarkıya gümbür gümbür eşlik edip mekanı yıktılar adeta. Herkesi dans ettiren, bas bas bağırtan setlist de şu şekildeydi, Curse The Gods, Invincible Force, Nailed to the Cross, Mad Butcher (bu eserde dergimize büyük bir göz kırpılmıştır), Life Without Sense, Release From Agony, Armageddonizer, Total Desaster, Eternal Ban, No Kings- No Masters, Antichrist, Death Trap, Diabolical, Thrash Attack, Bestial Invasion, Thrash Till Death.

Konseri bitirdik, ekibimizi hayranlar olarak kuliste biraz darladık ve ardından 28 Kasım tarihli İstanbul konserlerine yolcu ettik. Aldığım duyuma göre bu konseri de gayet güzel ve gayet ‘thrashy’ geçirmişler. Türkiye güzel müzikten anlıyor açıkçası… Organizasyonu yapan ve bu haberin yapılmasında desteği olan Heavy Craft’a ve Wytch Productions’a sonsuz teşekkürler…