KINGS OF LEON YENİLİKLERLE DOLU YENİ ALBÜMÜNÜ ÇIKARDI: CAN WE PLEASE HAVE FUN!

Sevgili Deli Kasap severler selam! Marmaris yakınlarında bir köyde, periyodik aralıklarla girdiğim varoluşsal krizlerin sonuncusundan çıkmaya çalışırken Google abiye “2024’te çıkan rock albümleri neler?” diye sordum ve yazmak için, karşıma çıkan onca harika albümden bir tanesini seçmem gerekti. Seçim zordu fakat taze çıkmış olması, Kings of Leon’un “Can We Please Have Fun”ını bir anda ön sıraya yerleştirdi ve işte ben burada, dağ manzarasında klavye başında, Kings of Leon’un üç yıl aradan sonra çıkardığı dokuzuncu albümünü yazıyorum.

Öncelikle ben albümü çok beğendiğimi söylemeliyim. Farklı bir Kings of Leon yapımı olmuş. Bunun da nedenini dinlediğim bir röportajlarında açıklamışlar. İlk olarak albüm, bu kez, grubun sürekli çalıştığı RCA Records imzasıyla çıkmadı. Grubun solisti Caleb Followill, röportajda grubun RCA Records’la anlaşmasının bittiğini ve böylelikle bonservisi elinde bir futbolcu gibi serbest kaldığını söyledi. Bu sebep, kardeşler ve kuzenlerinden oluşan grubun yaratıcılık ve istediklerini yapma konusunda sınırları olmamasını garantilemiş görünüyor.

“Can We Please Have Fun”, LoveTap Records ve Capitol Records iş birliğiyle 10 Mayıs 2024’te çıktı. Ben de bir gün rötarla tüm albümü hatım ettim ve şimdi sizlerle naçizane yorumlarımı paylaşıyorum. Prodüktörlüğünü Kid Harpoon’un üstlendiği albüm, 22 Şubat’ta albümün çıkış teklisi “Mustang”in radyolarda dönmeye başlamasıyla birlikte duyurulmuştu. Son albümleri “When You See Yourself”in Covid sonrası çıkmış gibi görünse de aslında Covid sırasında yapıldığını belirten Caleb, yeni albümlerinin alacağı reaksiyonla ilgili oldukça heyecanlıya benziyor. Haydi biz de artık analize geçelim.

12 şarkıdan oluşan albümde ilk sırada ismi oldukça tuhaf “Ballerina Radio” yer alıyor. Bana göre klasik bir Kings of Leon şarkısı. Amerika’da bir tür olan Southern Rock yani aslında country, rock n roll ve biraz da blues karışımı olan türün güçlü temsilcisi Tennesseeli grup, albümü, yarı karanlık, biraz slow ama ilk duyduğunuz anda Kings of Leon şarkısı teşhisi koyabileceğiniz türde dinlenesi tatlı bir şarkıyla açmış.

Albümdeki ikinci şarkının ismi ise grubun solisti Caleb’ın evinin bahçesine düşen gökkuşağı renkli bir toptan esinlenilmiş “Rainbow Ball”. Tam bir indie rock şarkısı. Ritmik ve güzel ritmlere sahip parça bende pozitif çağrışımlar yaptı.

Üçüncü sıraya geldiğimizde “Nowhere To Run” ile karşılaşıyoruz. Yine indie/alternatif bir şarkı olan “Nowhere To Run”, hoş ritmli ve biraz hüzünlü bir şarkı olmuş. Şarkıyı dinlerken tam gözleriniz dolacak ki esprili sözler, “Hayır dur! Ağlayamazsın! Ben aslında komik bir şarkıyım.” der gibi sanki.

Geldik dördüncü sıradaki albümün çıkış teklisi “Mustang”e. Caleb, röportajında, şarkının isminin araba markası olarak algılanmamasını dileyerek bu şarkıyı yaptıklarını söylerken aslında çoktan öyle algılandığını da itiraf ediyor. Muzır sözleriyle “Mustang”, tam konserlerde bağıra çağıra eşlik etmelik eğlenceli bir şarkı.

“Actual Daydream”, albümün popumsu çok ısınamadığım parçalarından biri. Herhalde çok pop vibe veriyor diye biraz mesafemi korudum bu şarkıya karşı. Alternatif tarafta bir şarkı olsa da özellikle nakaratı pop pop geldi bana. Yorumu sizlere bırakıyorum.

Ve altıncı sırada bir aşk şarkısı var: “Split Screen”. Herkesin ilk günden konuşmaya başladığı slow şarkı tek düze bir ritmle akıyor ama akıyor. Caleb ve kardeşi Jared katıldıkları röportajda bu şarkıyı en son yaptıklarını söylediler. Ben bu şarkıya da biraz mesafemi koruyor gibiyim şimdilik ama bu şarkı birkaç kere dinlendikten sonra dillere pelesenk olabilecek potansiyele sahip gibi. Aşıklara duyurulur!

Geliyoruz grubun albüm yapmaya karar verdiğinde kolları sıvayıp ilk yaptığı şarkı “Don’t Stop The Bleeding”e. Bu da aşk şarkısını takip eden bir ayrılık şarkısı. Hüzünlü ve güzel ritmli bir şarkı. Hüzünlü şarkıları sevdiğimden benim hoşuma gitti bu şarkı, puanım 7.

İki slow ve hüzünlü şarkının ardından sekizinci sırada bizi karşılayan “Nothing To Do” tam zıplayarak konserde eşlik etmelik, indie altyapılı ve yine bana göre Kings of Leon imzalı ritmlere sahip, bünyesinde hoş da bir gitar solo barındıran bir şarkı.

Grubun dokuzuncu albümünün dokuzuncu şarkısı “M Television” benim bu albümde favorim olan iki şarkıdan biri. Nasıl anlatsam ne desem bilemiyorum ama ilk dinlediğimden itibaren kalbimi pır pır ettirdi. Net bir indie rock şarkısı. Benim favorim olması için genellikle hüzünlü olması da kaçınılmaz oluyor tabii. Hüzünlü ama hissettirmeden hüzünlü bu şarkı sanki. 10 puanlık bir şarkı olmuş.

“Hesitation Gen” ise albümün en öylesine yapılmış gibi hissettiğim eseri. Hareketli bir alternatif/indie rock şarkısı olmuş. Ben pek ısınamadım. Yorumum: buyrun safi bağırmalık bir şarkı isterseniz işte burada.

Albümün sondan bir önceki şarkısı “Ease Me On”, slow ama umut dolu bir şarkı. Bence albümü kapatmaya yaklaşırken dinlendiren yerinde bir parça. Sözler de güzel. Gidiyor.

Kings of Leon dokuzuncu albümlerini bana ve görünüşe göre birçok kişiye göre de şampiyon bir şarkıyla kapatmış: “Seen”. Nasıl anlatsam nerden başlasam dediğim bir diğer eser. Çok Kings of Leon tarzı değil. Yenilikçi bir parça. Slow ama coşkulu. Yani duyguyu coşkulu veriyor. Uzun yolda son ses tekrarda dinlemelik bir şaheser adeta. Üzgün şarkı sevenlere şiddetle tavsiye ediyorum. Sözleri güzel, melodiler güzel, o indie soundlar ve sözler birbirinden ayrılmaz bir bütün gibi. Üzerine ayrı bir yazı yazmalık parça olmuş benim için. Albüm içinde görece uzun da bir şarkı. Hiç bitmesin istedim ilk dinlerken. Sonra bir baktım ikinci kez, üçüncü kez ve hatta dördüncü kez arka arkaya dinliyorum. Özellikle outro… Şarkıdan dinleme başına komisyon alıyormuşum gibi oldu ama 10 üzerinden 20lik bana göre.

Yazıyı yazmaya hazırlandığım vakitlerde internette gezinirken, çeşitli müzik dergilerinin “Can We Please Have Fun” hakkındaki sert eleştiriler içeren değerlendirmelerine denk geldim. Çok kulak asmamak lazım. Müzik piyasasında birçok kişi ve grubun Auto-Tune kullanıp milyon dolarlar kazandığı şu günlerde, 25 yıla yakın bir süredir soundunu bozmadan, üreten ve hayranlarını mutlu eden Kings of Leon’u yeni albümleri için yürekten kutluyor ve başarılarının devamını diliyorum.

Grup, önümüzdeki ay sonunda uzun süren bir turneye çıkmaya hazırlanıyor. Destinasyonlar arasında Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, İngiltere, İrlanda, Avusturya, Almanya, Fransa ve Polonya var. Gurbetçi, gezgin veya tatilci Kings of Leon hayranı Deli Kasaplılar’a duyurulur!

Veda etmeden önce şuraya albümün linkini iliştiriyorum: