İzlanda’nın modern folkçusu: Asgeir
Sevgili DeliKasap Okurları,
Sizlerle yıllar önce keşfettiğim, aynı şarkısını günde otuz altı kez dinlediğim, İzlandalı müzisyen Asgeir’i tanıştırmaya karar verdim.
1992 yılında Reykjavik’te doğan ve folktronica türünde yaptığı müziğiyle dikkat çeken Asgeir, 2012’de İzlandaca yayınladığı ilk albümü “Dýrð í dauðaþögn” ile dünya çapında tanındı. “Ne yazıyor orada?” dediğinizi duyar gibiyim ve yalnız değilsiniz ama kendisi de uluslararası olduktan sonra fark etmiş olacak ki hemen bir yıl sonra, aynı albümü “In The Silence” adıyla İngilizce olarak da yayımladı. Bir arkadaşım sayesinde tanıştığım ve defalarca dinlemekten kendimi alamadığım orijinal adı “Heimförin” olan parça ise bu albümde yer alıyor. İngilizce adı “Going Home” olan şarkıyı dinlemeniz için hem İzlandaca hem de İngilizce versiyonunun linklerini buraya bırakıyorum:
İçinde bulunduğumuz bu tuhaf yılda, genç ve azimli İzlandalı da yeni albüm çıkarmayı başaranlardan oldu. Asgeir, on bir şarkıdan oluşan üçüncü stüdyo albümü “Bury The Moon”u 7 Şubat 2020’de, biz henüz evlere hapsolmaya başlamadan yayımladı. Şarkı sözlerini şair babasıyla birlikte yazan Asgeir, ilk olarak“Bury The Moon”u İzlandaca “Satt” adıyla yayımladı. Babasının İngilizce konuşmamasından dolayı şarkı sözlerinin ilk olarak İzlandaca yazıldığını ifade eden müzisyene, sözleri İngilizce’ye çevirmesinde Reykjavik’te yaşayan Amerikalı söz yazarı John Grant yardımcı oluyormuş. İzlandacadan İngilizceye çeviri yaparken şarkılarındaki duyguların tamamen değiştiğini söyleyen Asgeir, iki versiyonun da kendisine iyi hissettirdiğinden emin olmadan şarkıları yayımlamadığını belirtiyor. İlk albümünü yayımlamadan önce yalnızca akustik gitar ve zaman zaman da piyanoyla çalışan Asgeir, sentezleyicilerle tanışıp müziğine elektronik ritimleri eklemeden önce kendi sound’unu tam olarak bulamadığını ifade ediyor.
Şubat ayında yayımladığı “Bury The Moon” albümü hazırlığı için Reykjavik’teki evinden gitarıyla çıkıp, piyanosu olan bir arkadaşının yazlık evine gittiğini söyleyen müzisyen, albüm hazırlığının uzun sürdüğünü belirtiyor. Çıkış parçası “Youth”u kendi çocukluğuna dair mutlu anılarından yola çıkarak yazdığını söyleyen müzisyenin yeni albümünde çoğunlukla slow şarkılar yer alıyor. Kulaklıklarınızı takıp albümü herhangi bir manzaranın karşısında, meditatif bir şekilde dinlemenizi şiddetle tavsiye ediyorum. Albümün Spotify linkini de yazının sonuna iliştiriyorum. Folk müzik ve elektronik müziği bir kez daha başarıyla harmanlayan Asgeir, yaptığı müziği, köklerinden uzaklaşmadığından emin olmadan yayımlamıyormuş. Benim albümdeki favori şarkım elektronik müziğe bir tık daha yakın olduğunu düşündüğüm, yedinci sırada yer alan,“Rattled Snow”. Yine onu takip eden trip-hop etkileri hissedilen “Turn Gold to Sand”i de oldukça beğendim. Albümle aynı adı taşıyan “Bury The Moon” ise daha hareketli, bazı ritimleri sebebiyle neredeyse rock şarkısı olarak tanımlayabileceğim eğlenceli bir şarkı.
Cirit atmayla da uğraşan Asgeir’in Pixies şarkısı “Where is My Mind”ın kendi tarzındaki yorumunun linkini de buraya bırakıyorum:
Sahnede şarkı söylemeye alışmasının uzun zaman aldığını söyleyen müzisyen, artık spot ışıkları altında rahat olacak ki dünya turnelerine başlamış. Yaptığı işler ve konserlerini takip etmek isteyenler için resmi web sitesi:
Dinlemekten keyif aldığım Asgeir’in yeni albümü “Bury The Moon”u aşağıdaki linkten dinleyebilirsiniz:
Albümün İzlandaca versiyonu “Satt” için ise lütfen bu linki tıklayınız:
Keyifli dinlemeler diliyorum ve beğeneceğinizi umuyorum. Çok sosyalleşmeyin, sağlıklı kalın, hoşçakalın!
Sevgiler.