Elektronik Müzikle Rock Müziği Başarıyla Harmanlayan Dr. Tchock!
Geçen gün Spotify’da, New York’ta bir hafta süren kasvetli ve yağmurlu Gotham City havasının verdiği yetkiye dayanarak, dark müzik arayışına girdiğimde, nefesimi kesen birkaç albümle karşılaştım. Kimin albümleriydi diye soracak olursanız; cevabım, hepinizin bildiği İngiliz rock grubu Radiohead’in solisti Thom Yorke!
Radiohead şarkılarındaki elektronik müzik arka planını bildiniz mi? Heh işte burada tam da o konuya giriş yapmaya çalışıyorum.
İlk olarak elim, Yorke’un 2014’te yayınladığı “Tomorrow’s Modern Boxes” albümüne gitti. “Guess Again!”le başladım keşfime. “A Brain in a Bottle”, “Truth Ray” derken “There is No Ice (For My Drink)”a kadar dinleyip müziğin içine karıştım. Ve ne var biliyor musunuz? Ben, dinlediğim bütün şarkıları, rock-elektronik müzik korelasyonunda elektronik müziğe yaklaştırırım. Hatta elektronik müzik kategorisi varken, rock müzik olarak adlandırmam. Albümü dinleyin, ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Gelelim ikinci albüm seçimime… O da 2006’da yayınlanan “The Eraser” oldu. “Analysle”la başladım. Loop’a almadan hemen önce saate baktım: 02:37. Önce diğerlerine bakmaya karar verdim. Albümün ismini aldığı “The Eraser”la devam ettim. Daha bile iyiydi! Son 1 dakika küsuruyla aşk yaşadım. Hemen linkini buraya bırakıyorum ve şimdiden rica ediyorum:
https://open.spotify.com/track/0WxzsZHbXcny0WhexO2MCa?si=GB3iI2bSRE2f5XiG22ljzA
Şarkının içindeki dark ve elektronik müzikle harmanlanmış rock ritmleri içinde kaybolurken, en sevdiğim ilk dört grup içinde yer verdiğim Radiohead’in tarzını düşündüm. Thom Yorke’un kendine has tarzını hem 1985’te şekillendirdiği grubuna, Tarantino’nun izleyicisine her filminde, vermek istediği mesajı benimsettiği gibi benimsettiği; hem de tarzının ne kadar taklit edilemez olduğu ortadaydı. Bir kez daha hayranlık duydum. Canlı izleme fırsatı bulduğum için mutlu oldum… Sonra devam ettim. “Harrowdown Hill’… “We think the same things at the same time” diyor. “Aynı şeyleri, aynı anda düşünüyoruz.” Sizleri bilmiyorum ama ben müzik ve sözlerin birbiriyle iç içe olduğunu düşünüyorum. Sözlerine anlam yükleyemediğim bir şarkıya müziği güzel diye katlanmıyorum veya tam tersi. Tabii ki bu konu aşırı öznel bir konu.
Bu albümü de bitirdikten sonra, artık yeteri kadar dark müzik dozunu aldığıma karar verip kapattım. Benim için harika birkaç saat oldu.
The Eraser albümüyle ilgili, Thom Yorke’un 2006’daki sanatıyla ilgili fikir sahibi olmak isteyenler için albümden “And It Rained All Night”ın linkini buraya bırakıyorum: https://open.spotify.com/track/0jXGA2HfX89Ofgm0F5vVjI?si=TvZWoZCMS5qNHQlLw3u8UA
New York’ta şu an saat akşam 7. Güneşin batışını izlerken, kulaklarımda “Harrowdown Hill” çalıyor. Çok keyifli.
Sizlere de keyifli saatler dilerim.
Sevgiler.