Progressive Rock “Hayat katarında” geriye gidiyor: Greg Lake kansere yenildi

Rock ‘n’ Roll’u altmışlar ve yetmişler sürecinde geriye götüren mevzu “sex, drugs, rock’n’roll” ideolojisinin ta kendisiydi.

Zira genç ve yakışıklı ölümler ardı ardına 27 yaş efsanesine uyacak biçimde vuku buluyordu. Müzisyen ve sanatçılar bu kahredici ideoloji rehberliğinde ya kusmuğunda boğulacak raddede alkol ve uyuşturucu bulamacı vesilesi ile ya da AIDS ve benzeri “zührevi hastalıklar” yoluyla hayat katarından cennetin merdivenlerine tırmanma aşamasına “yatay geçiş” yaptılar.

Lakin “Hızlı yaşa yaşlı öl” felsefesi ile rockçılık müessesesini uzun yıllarca devam ettiren “Baba Rockçılar Dönemi” seksenli yıllarla birlikte “Forever Young” anlayışının önüne geçmeye başladı ve fakat yaşamın çirkin bir şakası, Azrail Lemmy’yi bile aramızdan aldı. Ne rockerlar gördü bu gözler, kahpe ölüme el mecbur boyun eğdiler.

nancy-spungen-sid-vicious-lemmy-1024x810

Yine de kalan sağlar bizimdir dedik ve “Life Goes On” şarkısını dinleyerek müzikal acılarımıza katlanmaya devam ettik. Ancak insan doğarken ölüyordu aslında ve “aslolan hayattır” desek de ölüm kapımızı çalmaya devam ediyordu.

Geçen yıl kafasından kendini vurarak intihar eden efsanevi prog rock grubu Emerson, Lake & Palmer’ın Keith’inden sonra eski grup arkadaşı Greg Lake şöyle demişti:

“Buna hiç şaşırmadım. Çünkü Keith, 77 yılından beri majör depresyondaydı.”

Soğukkanlılıkla bu açıklamayı yapan Greg ise o dönemde kanser illetine boyun eğmiyor, “Hızlı yaşa yaşlı öl” ideolojisine sımsıkı tutunuyordu.

Ama “rock müzikten hoşlanmadığı” besbelli olan Azrail şerefsizi, tetikçisi kanser ile Greg’i de aramızdan almayı başardı.

King Crimson’da da mikrofona geçmiş ve bizlere ölümsüz şarkılar armağan etmiş olan Greg Lake, yıldız tozu oldu.

Onu, sonsuzluğa uğurlarken en güzel söylediği şarkıyı sizlerle paylaşıyoruz…

Paylaş

Önerilen Haberler

Bir yanıt yazın